10 Nisan 2014 Perşembe

GKK Okuma Etkinliği #1 ; Edith Wharton - Masumiyet Çağı | Yorum + Ön Okuma


Orijinal Adı: The Age of Innocence
Türkçe Adı: Masumiyet Çağı
Yazar: Edith Wharton
Sayfa Sayısı: 334
Basım Yılı: 2008
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Bilek Yayınları
Tür: Edebiyat, Aşk
Satın Almak İçin; D&R | Kitap Sihirbazı



Kendisini kıta Avrupa'sının kökleşmiş ve kemikleşmiş alışkanlıklarından soyutlayarak, yeni tarz bir yaşama biçimi ve yeni tarz bir sosyete yaratmak hevesindeki Amerikan burjuvazisi, kendilerine Avrupa'dan geçmiş pek çok alışkanlığı küçümserken, aslında benzer bir hayatın içinde yaşadıklarını bilmiyorlardı.
Hayata bakışları da öyleydi. Bir kadın için en kötü evlilik dul kalmaktan daha iyiydi. Ama evlenilecek erkeğin duruşu, sosyal statüsü ve serveti, seçimleri zora sokuyor, bayanlar arasındaki rekabeti arttırıyordu.
May, Archer ile evlenmek konusunda çok istekliydi; Archer'ın kalbi ise Madam Olenska'daydı ve onun kocasından boşanıp kendisiyle evlenmesi için elinden geleni yapıyordu. Madam Olenska ise, ne servetten vazgeçiyor, ne de Archer'a duyduğu sevgiden...
Gizlice yapılmış anlaşmalar, kadınların ayak oyunları, gizli buluşmalar, küçük ama ayıp karşılanan tensel yaklaşımların gölgesinde var olmaya çalışan bir aşk... Ama kimin aşkı daha gerçekti?
Hem kıtalar ne fark ediyordu ki? Aşk, Amerika'da da Avrupa'da da aşktı...
Amerikan edebiyatının önemli kadın yazarlarından biri olan Edith Wharton, aşkın masumiyetini anlatırken bu yoldaki her türlü gizli kapaklı işi kabul edilebilir sayan Amerikan toplumuna da eleştiri getirmekten alamıyor kendisini. Pulitzer Ödüllü bu romanı okurken May'in acısını yaşayacak, Archer için endişelenecek ve Madam Olenska'nın durumuna şaşıracaksınız.
20. Yüzyıl Amerikan edebiyatının en önemli kadın yazarlarının başında gelen Edith Wharton, dünyadaki ününü Masumiyet Çağı adlı kitabına borçludur. Yayınlandığı andan itibaren artan bir şekilde ilgi görmüş olan bu kitap yazarına Pulitzer Edebiyat Ödülünü de kazanmıştır.

Evet ilk okuma etkinliğinin heyecanı bana ilk tur heyecanını hatırlattı. Ve o zaman ki telaşlarımızı hatırlıyorum da sanırım baya yol kat ettik.
Şöyle bir gerçek var ki kitap okumayı ne kadar çok seversem seveyim hep klasiklerden kaçan bir okuyucu oldum. Bu Türk edebiyatında da böyle oldu dünya edebiyatında da. Okumaya çalışırken sanki hiç bitmeyecekmiş de beni bitirecekmiş gibi hissederim. Dürüst olmak gerekirse Masumiyet Çağı'nın ilk sayfaları da beni biraz o duyguya sürükledi. Ama ! Ama! Ama! Bazen sabretmek hayırlı bir iş olabiliyor ki bende sabredip ilk sayfaları geçtikten sonra çok güzel bir kitap beni bekliyordu.

Kitabın konusuna gelirsek ; aslına bakarsak kitap bir aşk üçgeni etrafında şekilleniyor ama bu öyle sıradan bir aşk üçgeni değil. Şöyle ki yaşanan olaylar günümüz New York'un da yaşansaydı her şey öylesine sıradan olurdu ki ancaaaaaaaaaak bundan  seneler önceki New York'u düşünün üstelik o New York'un soylu ailelerinden birilerine mensup olduğunuzu düşünün işte o zaman işler biraz karışıyor.
Şöyle ki baş karakter diyebileceğim beyefendi Newland Archer, esas kızımız May Wallend ile hayatını birleştirmeye karar verir ve nişanlanırlar. Üstelik ikisi de dışarıdan bakıldığında dünyanın en mutlu insanları gibi gözükmektedir. Ve bu mutluluklarını nişanlandıklarını yakın çevrelerine duyurarak ikiye katlamayı planladıkları dönemde Kontes Olenska (kendisi esas kızımızın kuzeni olur aynı zamanda) Avrupa'dan çıkar gelir.Üstelik öyle alelade bir ziyarete de gelmiş değildir Ellen yani Kontesimiz kocası ile boşanmaya kadar varacak sorunlar yaşamaktadır. Ancak yorumun başında da dediğim gibi o dönemin New York'un da, sıkı kurallar ve ELALEM NE DER?! kafası yaşandığından 'boşanma' eylemi o zamanlarda hoş karşılanan bir durum değildi. Ve karşılanmadı da, Ellen sosyetenin dedikodu kazanına düştü ve kötü kadın ilan edildi.

Bu durumda Kontes Olenska'nın tüm yakınları ona boşanmanın yanlış olduğunu ve vazgeçmesini söyler ve bu yakınlar listesine trajikomik şekilde Newland Archer da dahil olur. Newland belli belirsiz sıklıklarla ziyaret edip boşanmasının yanlış olduğunu ve kaybedeceklerini sürekli kadına empoze eder. Yaptığı işte de başarılı olur ve Ellen'i boşanmaktan vazgeçirir. Ancak bu verdirdiği karar tabir-i cazise ikisinin de ipini çeker. Çünkü Newland, Ellen'a aşık olmuştur ancak artık bazı şeylerin geri dönüşü yoktur. Yapılan seçimler, vazgeçilen ve vazgeçilmeyen şeyler ve tüm bunların sonuçlarını kitabı  okuyarak öğreneceksiniz elbette.

Ancak söylemden edemeyeceğim kesinlikle kitapta en sinir olduğun karakter Newland Acher'dı. Hayatımda bu kadar gel-gitlere sahip uyuz bir karakter daha görmedim ben.

Desteklerinden dolayı Altın Bilek Yayınları'n a teşekkür ederim/z.


Ön Okuma:


2 yorum:

Yorum için teşekkürler..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...